Bu Blogda Ara

19 Mart 2012 Pazartesi









Karı-koca 20 yıllık bir evlilikte sorun yaşamaya başlayınca, kendilerini bir evlilik danışmanının önünde bulmuşlardı.....
Danışman, problemin ne olduğunu sorar sormaz kadın bunca yılın birikiminden olsa, hemen söz alıp, heyecan, üzüntü ve biraz da umutsuzlukla geçen 20 yılda çektiklerini sıralamaya başlamıştı..

Hepsini! ama hepsini eksiksiz saydı.. kocasının ona ilgisizliğini, soğuk davranışlarını, umursamazlığını, yabancılaşmasını, yalnızlığını, aralarındaki ilişkinin bittiğini, duygusal ihtiyaçlarının artık karşılanmadığını ve evliliklerinin kavram itibariyle boş ve anlamsız bir beraberlik haline geldiğini....anlattı da anlattı....

Danışman onun iyice içini dökmesine izin verdi. Sonra birden ayağa kalktı, kadını da ayağa kaldırdı, önünde bir an hareketsiz tutup gözlerinin içine baktıktan sonra arzu ve şehvet ile saldırırcasına sarılıp uzuun uzun öptü. Koca olanı biteni dikkatle ama karşı çıkmadan izlemişti.

Kadın, yarı afal, neredeyse bulutlarda, yerine düşercesine oturdu!

Danışman masasına geçti, ve kocaya dönerek:
-Bak, karının ihtiyacı tam olarak bu işte!! Bunu hiç değilse haftada üç yapabilecek misin?
Adam, azıcık düşündükten sonra:
-Bak, doktor...mesela.... hadi Pazartesiyle Çarşamba sana getireyim..ama Cuma getiremem, arkadaşlarla maçım var!!!