Bu Blogda Ara

22 Ocak 2013 Salı


bana sakın aşk yok deme... 
Aşk insana fazla gelir, birleşince aşk uçar gider, tükenendir de deme...
Aşksız yaşanmaz, aşk her şeydir bilirim. 
Aşk olmadan aldığın soluk yavan, sıradan... 
Belki de sadece aşka aşık bir garip olurum 
kimbilir 
Ne önemi var. Senin mantık, akıl dolu ilişkinde ben yokum. Ben fırtınaların, dalgaların, rüzgarların arasında aşkla savrulmayı seçenim. Anlamıyorsun. Benim aradığım sadece mutlu, mesut olmak değil-aşkı yaşamak. 
Yitip gitsemde amansız ateşinde çok daha iyi gelir sığ denizlerde yaşamaktan. Mutlu aşk yokmuş umurumda mı sanıyorsun... Aşkın ritmi, titreşimi, soluğumu kesen enerjisi...Karşılıksız kaldığında aşk, aşk olmaz mı sanıyorsun... Ben aşka, olduğu gibi aşığım. Her şey olana, her şeyiyle aşığım.


15 Ocak 2013 Salı


SEVMEK , omuz omuza eskitmektir yılları ...
Sevgiyi , saygıyı ve aşkı eskitmeden ...!



Kaybetmekten mi korkuyorsun; kaybet.
Düşmekten mi korkuyorsun; düş.
Yaralanmaktan mı korkuyorsun; yaralan.

Sonra iyileş.
Yeniden kalk.
Yeniden başla.
Yeniden sev.
Yeniden âşık ol.
Bir daha mı düştün?
Bir daha kalk.
Er ya da geç, beklediğin gelecek.
Er ya da geç aradığın seni bulacak
Ama sen bir kez yıldın mı, korktun mu, maskeni yüzüne geçirip kalkanlarını kuşandın mı, o zaman bitecek.
Beklediğin her ne ise asla gelmeyecek…



13 Ocak 2013 Pazar



Sevgili oğlum UMUT,

sana hep olmak istediğim anne olamadığım için özür dilerim. Seni bana hep hasret bıraktığım için de beni bağışla. Ancak yeminim olsun ki seni hep çok sevdim. Kalbimin en güzel köşesindeydin hep. Kucağıma alamasam da seni, sana anne kokumdan veremesem de, ben seni gizli gizli hep içime çektim, burnumda seni hatırladıkça hep kokunu his ettim. Minik ellerin minik ayaklarını ... herşeyini ölesiye sevdim ve herşeyden önce dualarımın karşılığı olduğunu bildiğim için seni sabırla bekledim... Hiç bir annenin evladını beklemediği kadar çok..


Beklediğim kadar da çok beklettim seni, bana kızma minik evladım, seni iki dünya arasında beklettiğim için beni bağışla. Annene kavuşturamadığım için, bana hiç bir zaman anneciğim diye seslenemediğin için, sana canımdan can veremediğim için beni bağışla...
Sana olan sevgimi nefes alıp verdiğim süre -hatta belkide ondan sonra bile- hep saklıyacağım önce yasayan bedenimde sonra bu dünyadan göçmüş ruhumda...

Senin adını Umut koymuştum, çünkü umut dolu yarınlarımız olacaktı. Seni çok güzel yetiştirecektim. Gururla onurla ve bildiğim en temiz niyetlerimi sana aktarıcaktım. Hatta ailen öldüğünde arkalarından dua eden onları kabirlerinde duasız bırakmayan bir evlat olacaktın. Sana bir annenin verebileceği tüm güzellikleri verecektim.
Simdi git. Bana Umut olamadıysan seni hevesle bekleyen anne ve baba adaylarına Uğur ol....
Seni azat ediyorum ve senden vaz geçiyorum. Beni affet oğlum, sana sıcak bir yuva veremedim, elinden tutup sana dünyayı gösteremedim. Git kendine başka bir anne seç. Ve herşeyden önce senin varlığını gerçekten isteyen bir baba seç... Adam gibi, cınar ağacı bir baba adam olsun annenin yanında... Çünkü senin vermek istediğin sevgi bu dünyanın tüm servetine bedeldi, ben biliyorum ama işte..... 


beni af et



annen










Beklemek her zaman çok yer kaplar.




herkese umutlu geceler

Korkaklarla yürüdüğüm yolda tek kalmaktan yoruldum.







Doğru kişi o degil bu degil... 
derken yalnızlıktan ölüp gidiceksiniz ....

En doğru kişi seni yürekten sevendir nokta






Biri olacaksa geçmişimi kendine hüsnü kuruntu edenle degil, geleceğimi hayal edenle olsun!
Senin dünyaya bakan penceren kirli ise.. Benim çiçeklerim sana çamur görünür..







Kurduğumuz tüm hayallere rağmen değişmeyen dünyanın--> ben teaaaaaa _________________!!!!!


12 Ocak 2013 Cumartesi


-Ne yapsam öleceğim

-Yanlış bu

-Neden yanlış. -Ölmeyecek miyim yani?

-Ne yapsan değil, ne yapmasan da öleceksin.


Özdemir ASAF



11 Ocak 2013 Cuma

CUMA DUASI






EVLİLER BOŞANMAK İSTİYOR, BEKARLAR İSE EVLENMEK...
İŞSİZLER ÇALIŞMAK İSTİYOR, İŞÇİLER İŞTE ÇALIŞMAKTAN BIKKIN...
FAKİRLER ZENGİN OLMAK İSTİYOR, ZENGİN PARANIN ESİRİ....
ÜNLÜLER SAKLANIYOR, AHALİ ÜN PEŞİNDE...
SİYAH BEYAZ OLMAK İSTİYOR, BEYAZLAR BRONZLAŞMAK...

... ✿✿✿✿✿✿✿✿✿✿✿✿✿✿

SAHİP OLDUKLARININ FARKINDA OL VE OLDUĞUN HALİ KABULLEN....
ALLAH BİZLERİ NE İSTEDİĞİNİ BİLEN KULLARINDAN EYLESİN....
HAYIRLI NUR'LU CUMALAR...


Empati




Empati veya eşduyum, bir başkasının duyguları, içinde bulunduğu durum ya da davranışlarındaki motivasyonu anlamak ve içselleştirmek demektir. Kendi duygularını başka nesnelere yansıtmak anlamında da kullanılır. Empati, bir insanın, kendisini karşısındaki insanın yerine koyarak onun duygularını ve düşüncelerini doğru olarak anlamasıdır. Empati sayesinde insan ilişkileri gelişir. İnsanlar arasındaki kavgalar azalır ve zamanla yok olur. 
Empatinin tam olarak gerçekleşmesinin üç kuralı vardır;

°Bir insanın kendisini karşısındaki kişinin yerine koyarak, olaylara onun bakış açısıyla bakmak,

°Karşıdakinin duygu ve düşüncelerini doğru olarak anlamak ve     hissetmek,

°O kişiyi anladığını ona ifade etmek.

Anlayana!!!


6 Ocak 2013 Pazar



Hasta bir kızın ihtiyaç listesi;


ilgi.
ıhlamur.
ilgi.
ilgi.
battaniye.
çorba.
ilgi.
müzik.
ilgi.
ilgi.
ilgi.
nane limon.
ilgi.
seni seviyorum cümlesi.
ilgi.
pastil.
öpücük.
ilgi.
ilgi.
ağrı kesici.
ilgi.
sarılma.
ilgi.
ilgi.
mendil.
ilgi.




Bazı tatlı anlar vardır ki
işte o an onu öpmek istersin, sarılmak istersin, 
evet ama sadece istemekle kalırsın......


4 Ocak 2013 Cuma



SEN'den öncesi ve SEN'den sonrası var hayatımda.... 
Gelişin HERŞEY'i değiştirmedi belki ama ÇOK ŞEY'i değiştirdi... YOK'lar vardı hayatımda kocaman BOŞLUK'lar doldurulamayacak kadar büyük... dolmadılar da... ama şefkatle dokundu yüreğin o boşluklara... Güçlüydüm hep... yani öyle derlerdi, kuytu köşelerdeki gözyaşlarımı göremeyenler... asla bana o kadar yakın olamayanlar... Daha da güçlendim sevginle... Kocaman yüreğim hep vardı insanları sevmeye dair ama... sindirmekteydi mesele... 
BİZ olabilmek adına atılan ilk adıma şükrediyorum şimdi... 
ve teşekkürler, varlığın ile hayatıma renk kattığın için...









2 Ocak 2013 Çarşamba


BU İBRET DOLU YAZIYI MUTLAKA OKUYUN. . .

Kadın Her Sabah Olduğu Gibi O Günde Beyaz Değneği Ve El Yordamı İle Otobüse Binmişti. Şoför:

-Soldan üçüncü sıra boş hanımefendi.” dedi.

Kadın 32 yaşında güzel bir bayandı ve eşi oldukça yakışıklı bir hava subayı idi. Bundan birkaç ay önce yanlış teşhis sonucu gerçekleştirilen ameliyatla kadın gözlerini kaybetmişti. Genç kadın ameliyat sonrası göremiyordu ve asla göremeyecekti. Kocası ameliyattan sonra acı gerçeği öğrenince yıkılmış ve kendi kendine bir söz vermişti. Asla karısını yalnız bırakmayacak, ona sonuna kadar destek olacak, kendi ayakları üzerinde durana kadar cesaret verecekti.
Günler geçiyordu. Kadın her geçen gün kendini daha kötü hissediyor, çok sevdiği kocasına yük olduğunu düşünüyordu. Eşinin bu içine kapanık, karamsar hali kocayı çok üzüyordu. Bir an önce bir şeyler yapması gerekiyordu, karısı günden güne kendi içine kapanık dünyasında kayboluyordu.

Bütün gün düşündü koca nasıl yardım edebilirim güzeller güzeli eşime diye… Birden aklına eşinin eski işi geldi. Geri dönmesini isteyecekti. Ama bunu ona nasıl söyleyecekti, çünkü artık çok kırılgan ve neşesizdi. Bütün cesaretini toplayarak akşam karısına konuyu açtı. Karisi dehşetle gözlerini açtı:

-“Ben bunu nasıl yaparım ben körüm.” diye bağırdı.

Kocası ona destek olacağını her sabah işe onu kendisinin bırakacağını ve akşam alacağını ve ona çok güvendiğini söyledi. Çünkü eşini tanıyordu ve bunu başarabileceğini biliyordu. Kadın büyük bir umutsuzlukla kabul etti; çünkü eşini çok seviyordu ve onu kırmak istemiyordu. Her sabah eşini işine bırakıyor ve akşamları alıyordu fedakâr koca. Günler böyle ilerledi; karısı eskisinden biraz daha iyiydi. Fakat kocası daha fazlasını istiyordu, kendisine söz vermişti sonuna kadar gidecekti. Akşam karısına:

-Artık ise kendin gidip gelmelisin.” dedi.

Kadın şaşırmıştı. Bunu asla yapamayacağını söyledi. Kocası ısrar edince onu yine kıramadı ve bütün cesaretini toplayarak kabul etti. Aslında bunu kendisi de istiyordu ama o kadar güveni yoktu. Sabahları kadın artık otobüs durağına kendisi gidiyor, otobüsüne biniyor ve otobüsten inerek işine gidebiliyordu. Günler günleri kovaladı hiçbir problem yoktu. Yine bir gün otobüse binerken, şoför:

-Sizi kıskanıyorum, hanımefendi.” dedi.

Kadın kendisine söylenip söylenmediğini anlayamadan:
-”Neden?” diye sordu.

Şoför: -“Çünkü her sabah sizin arkanızdan hava subayı genç bir adam otobüse biniyor ve bütün yol boyunca sevgi ile size bakıyor, otobüsten indikten sonra yeşil ışıkta yolun karşısına geçmenizi bekliyor, siz binaya girdikten sonra arkanızdan öpücük yollayıp size her gün sevgiyle el sallıyor…” dedi.

Yaşamınızda her zaman arkanızda duracak ve sizi bir ömür boyu sevecek hayat arkadaşı bulmanız dileğiyle…!