Bu Blogda Ara

28 Şubat 2013 Perşembe



beni istediğim şeyden vazgeçirmek zordur... Kafama koyduğum şeyden "Zor", 
yüreğime koyduğum şeyden "Hiç" vazgeçmem!

:( 



sevgim aynı  uykuya benzedi.


Beklemekle gelmedi, 
gelince karşı koyamadım.
Erken uyanınca mutsuz oldum, 
çok uyuyunca da sersemleştim   -.-




Sadece hayal kurabiliyordum. Ona bile artık gücüm yetmiyor :(

Başımı yastığın neresine koysam, değişen bir 'sen' yok !
























******** ruh sağlığı yerinde olan biri, ne kendine ne de yaşadığı ortamdaki insanlara zarar verici bir eylemde bulunur



Bir erkeğin sizi ölene dek sevmesini istiyorsanız, seni seviyorum dediği an sıkın kafasına, gebersin.

Böylece olay mantıken doğru olur. 

















Yalnızlığımızı anlatıyoruz güvenip birilerine. belki yoldaş olurlar diye,

bir bakıyoruz, yalnızlığımızı zehir etmiş sunuyorlar bize,

haydi bu sefer derdine derman mı bulacaksın, yoksa sunulan vefasızlıkla mi uğraşacaksın bilemiyorsun....

işte derler ki büyükler: böyle böyle büyüyeceksin, tecrübe edineceksin, kendini koruyacaksın, kime sırtını yaslayacağını iyi seçiceksin.....


Eeee iyi de, 
böyle büyünmüyor ki...
olsa olsa azalıyor insan... kalıyor kendi kendine..











vuranlar en kardeş, en dost, en sevgili bildiklerinden en medet umdukları anda vururlsun!









nasılsın yada neyin var sözcükleri yardım amaçlı değil, 
 insanların sadece merakıdır....






















hem sağır hem kör hemde hissiz se sıctın! 






Bakmayın insanların "beni çok sevecek birini arıyorum" demesine.
Büyük bir sevgiye maruz kalınca hepsi kaçacak delik arıyor..

Bob Marley

















"Bir insana, aynı iki kelimeyle, hem iyi hem kötü temenni, nasıl edilir? 

''Layığını bul''..




27 Şubat 2013 Çarşamba








Ooooooo oo ooooooo ooo
Uzun zamandır kayıpsın artık çık nerelerdesin
Aradım sordum kimleri yordum bilemezsin
Uzun zamandır kayıpsın artık çık nerelerdesin
Aradım sordum kimleri yordum bilemezsin

Kaderimle oynayacak kadar sevgilim olmuşsun meğer
Ben seni kabullenmeyip ben yapmaya çalışırken
Yokluğun çirkin de yapmış beni
Geçen gün aynada gördüm tesadüfen
Malum ortada halim 
Eminim ben bu kadını ömrümde görmedim
Olurda duyarsan özür dilerim çok çok
Olurda duyarsan özür dilerim
Uzun zamandır kayıpsın artık çık nerelerdesin
Aradım sordum kimleri yordum bilemezsin
Uzun zamandır kayıpsın artık çık nerelerdesin
Aradım sordum kimleri yordum bilemezsin
Kaderimle oynayacak kadar sevgilim olmuşsun meğer
Ben seni kabullenmeyip ben yapmaya çalışırken
Yokluğun çirkin de yapmış beni
Geçen gün aynada gördüm tesadüfen
Malum ortada halim 
Eminim ben bu kadını ömrümde görmedim
Olurda duyarsan özür dilerim çok çok
Olurda duyarsan özür dilerim



26 Şubat 2013 Salı


Oldum olası kısa cümleler kuramadım
seni uzun uzun düşünürken....

Belki de bu yüzden...
kısacık bir an bile uzaklaşmayı göze alamadım senden..








Çiçekle yaprak arasındaki mesafeden daha fazla uzak durma ne olur bana...

çünkü sen yoksan ben yarımım.

sen varsan ancak tamamlanırım...







Rabbim sevdiklerimizle, her dem birlikte yanyana olmamızı sağlasın..... 







Aslında çok kolay... ama bi okadar da çok zor....


24 Şubat 2013 Pazar


Eğer Hissettiğimiz kadar varsak----> ben çoktan yokum.





"Gelecek" çokça umut vaat eden ileriki zamanlara gebe, kandırmaca zaman dilimi.
Birçoğumuz için Son Ek ;
birgün arkamdan diyecekler:  Gelecek'ten Umut bile etmeden Öldü





hayaller......

Kaçtığın kadar umutsuzsun , Yakalandığın kadar hüzünlü.. başkalarında Gördükçe gözün ; Dinmeyecek sızın. Ve bir gün ansızın yeniden , Hatırlayacaksın !




‎''Bana âşık olma, bana âşık kal...'' 




* ♥ *



offffff zor anam zor. Bazen hayat harbiden zor.



GECE DUASI


ALLAH´ım
Nefsimi sana teslim ettim.
Yüzümü sana çevirdim.. Tüm işlerimi sana havale ettim.....
Senden başka sığınacak kimsem yok. 

Beni ve sevdiklerimi koru.
Sabah’a sağ salim uyanmayı Nasip eyle...!
AMİNN




12 Şubat 2013 Salı

Bir kere olsun adresi şaşırda bana uğra be mutluluk...!






Biraz sıkışır mısınız?
  Bir gönüllük.
     Bir hüzünlük.
         Bir ağlamalık yer açar mısınız?






Ben hoşçakalamadım, sen güle güle gittin mi?

11 Şubat 2013 Pazartesi





kim bilmem, ama biri demiş ki: "Akıllı bir erkek dünyanın en güzel kadınını sevmez! Dünyasını güzelleştiren kadını sever."


ben yatıyorum... 


"Aşk; uyumadan önceki son şey, uyandığın zamanki ilk şeydir." (İskender Pala)





Çay=Kız -->  Sallama çay = Eğlenmelik kız / 
Bergamut aromali çay=Aşık olunacak kız / 
Demleme çay=Ciddi düşünecek kız / 

Kahve = Evlenilecek kız



























yorumsuz!!







  yaşaaaaaaaa be ramiz dayı Danke von 123gif.de















Elveda, gözleri ile sevenler içindir. 
Ruhuyla sevenlere Ayrılık yoktur.....






arkasından edeceğiniz en büyük beddua "ALLAH SENİ SENİN GİBİLERLE KARŞILATIRSIN" olsun. Dinsizin Hakkından İmansız Gelir !


9 Şubat 2013 Cumartesi



Hayat ne ilginç bazen... herşeyiniz olan insanın gün gelir hiçbirşeyi olursunuz. Hiç bir rica bonusunuz kalmamıştır....
Hayat çok garip. Elinden gelen tüm güzellikleri yapsan da, yine sonunda sen hatalı oluyorsun. Yüz sene sırtında taşısan, bir kere su içmek için sırtından indirsen, kötü olursun.
Insanl
ık çok nankör. En dost bildiğiniz sizi gün gelir hiçe sayar. Aşklar çok yalan. Çok seviyorum diyeninizde ufacık bir hatırınız yoktur aslında. Çok sever, ama kendi bencilliğini sever, sizi değil. 

Yalan olan üzerinde yaşadığımız dünya değil, ele ele yaşadığımız insanlar....




Garipin alası hemde.....





Size sevgiyle bakan gözlerin değerini bilemediyseniz, bundan sonra haram olsun, size sevilmek!!!

Ağir konuştum biliyorum ama eğer gerçekten çok sevilipde hiç kaybetme korkusu yaşamadıysanız, varlığında o yokmuş gibi yaşıyor yada yaşadıysanız- bu size müstahak.

Yanındakinin değerini bilenler baştacı.... Onlara lafım yok, sizleri pamuklar içine sarıp sarmalı, nesliniz tükeniyor. Canımsın






”İnsan” demek, kırıklık demektir.
Her türlü kırıklık.
Düş kırıklığı.

Kalp kırıklığı.
Yaşamanız gerektiğine inandığınız şeyleri yaşamadığınızın,
olmanız gereken yerde olamadığınızın,
sahip olmak isteyip
de olamadıklarınızın kırıklığı
ve bu kırıklığın doğurduğu hüzün…












Mutluluğun 5 basit kuralını unutmayınız:

1. Kalbinizi nefretten arındırın, Affedin.

2. Düşüncelerinizi endişelerinizden arındırın, Çoğu zaten hiç gerçekleşmez..

3. Basit yaşayın ve elinizdekilerin kıymetini bilin..

4.Daha çok verin, sevginizi herkesle paylaşın..

5. Daha az bekleyin, herkesin sizin gibi olmasını beklemeyin ... —



peki yaptım, nooldu mutluluktan geberiyorum. deneyin 100de100 oluyor. olmuyorsa başka bi b*ka yarar. sac isteyene gür sac, tüy dökülmesi isteyene jilet gibi ten, tansiyonu olana, şekeri yüksek olana, kısır olana herkese yarıyor.günde 3 öğün yukardaki cümleleri evirip çevirip rulo haline getirip g_______ _____!
anladınız siz onu.







 öfffff moralim bozuk. herkesi af ettim. ne hali varsa görsünler. 





8 Şubat 2013 Cuma


Ben en çok SENİ SEVDİM SENİ ÖZLEDİM...
Her gittiğinde gözyaşlarımla yıktım dünyayı, seni her bulduğumda yeniden döndüm hayata..
Yüzünü görmediğim, sesini duymadığım,Varlığını hissetmediğim her gün ben bir ölüydüm çünkü..
Hiçbir şeyden korkmadım sensizlikten korktuğum kadar,
hiçbir şeye sevinemedim sana sevindiğim kadar..
Fakir Bir Çocuğun Kuru Ekmeği Sevdiği Gibi,
hep ALLAH'a Şükrettim varlığın için

ve ben hiç kimseyi BU KADAR ÖZLEMEDİM
ve en ufak ricami kirabildin ya....

bu kadar seven... sevilen üzerinde zerre kadar hakki yokmuş....



Sana bu kadar sevgiyle bakan bir çift göz daha bulurmusun...?!

















Seni sevmeyene fazla sabır gösterme.
Sabrının adı yüzsüzlük olur.
Bu kadarla kalmaz.
Fedakarlığın eziklik, sevgin de kişiliksiz olur 
----> Mevlana










Karanlık gecede iki beyazdık

Kuru toprakta iki damla yaş
Ayrılanlara iki teselli
Kavuşanlara iki tebessüm
Ah yarim bana küsmüş gidiyor
Elerim çaresiz kaldı titriyor
Zamansız gidişine gücüm yetmiyor
Giderse ölürüm bilmiyor
Derin bir hüzünde iki ümittik
Ağlayanlara iki gülüştük
Küçük bir çocuğun avuçlarında
Sevinçle tuttuğu iki kuruştuk
Ah yarim neden küstü gidiyor
Bedenim çaresiz kaldı titriyor
Vefasız sana gücüm yetmiyor
Biterse ölürüm bilmiyor 
Şimdi zalim bana küstü gidiyor
Bedenim çaresiz kaldı titriyor
Vefasız sana gücüm yetmiyor











(•͡.̮ •͡ ) ˆ⌣ˆ



Münafıklığın alameti üçtür : Konuştuğu zaman yalan söyler, vaat ettiği zaman sözünde durmaz, emanete hıyanet eder.

Hz. Muhammed


✗¡✗¡✗¡✗¡✗¡

Rabbim söz verip tutmayanlardan, 
yalan söyleyenlerden ve 
verdiğimiz emanete ihanet edenlerden 
korusun bizi
amin 

✗¡✗¡✗¡✗¡✗¡


-It´s Friday-Dua-Time-
Ya rabbi.... 

Bildiğimiz tüm dillerde sana sesleniyoruz, 

Hangi dilden, hangi dinden olursak olalım...
senden başka bizi anlayacak makam yok...
bizim gönlümüzdekini sen biliyorsun. 
Sen büyüksün Rahman ve Rahimsin...
Nereye gidersek gidelim, dönüş sana! 
Bizi korku ve şüphelerimizden ve inatlarımızdan  arındır Ya Rabbi, Kulun olarak sana yaklaştıracak, senin lutfuna mazhar edecek hayırlı işler yapmamızda yardımcı ol Ey Habibim. Gönlü güzel niyetlerle dolu insanlarla karşılaştır Ya Rabbim.
Dünyada ve ahirette sana muhtacız. Senden geldik, sana döneceğiz....
Gönlümüzün dergahındaki huzur sana emanettir.... Sevgiyle birbirimize yaklaşmamızda , hayırlı işlerle dualar almamızda vesileler kıl Ya Er Rahim.


Hayırlı Cumalar bunu okuyan tüm insanlara,
Hayırlı rızık, sağlık, sevgi, barış dolu bir gün yaşayalım inşaAllah...


inat; insanın içinde yaşıyan bir düşman- senin  farkındasızlığınla beslenen



Ruhunuzu temiz tutun.  Aldatmayın. Yalan söylemeyin. Fesat hiç olmayın. Çakallık yapmayın. Kendinizi başkalarından üstün görmeyin. Egoistlikten kaçının. İçinizdeki o gerzek yanıltıcı sesi dinlemeyin. Saçma sapan, gereksiz inatçılıktan uzak durun.
ulan kısaca temiz bir insan olun diyorum iste.

Eğer yanınızda arkanızda ve önünüzde sizi iyi günde kötü günde yalnız bırakmayan bir hayat arkadaşı bulduysanız, aç gözlülük yapmayın işte.!!! Elinizdekinin değerini bilin beyaa. 

Şimdi derin bir nefes alın, arkanızı geriye yaslayın, ve o pis egonuzu içinizden kovun! Bir daha beyninize girip de sizi yanlış işlere teşvik etmemesini söyleyin! hadi. 
bunu yapsanız kaybedecek hiç bir şeyiniz yok , o salak egonuzdan hariç....

Keza siz zaten temiz bir hayat yaşıyorsanız bu yazdıklarımı üzerinize almayın. Farz edin ki bu bomboş bir sayfa, ve bu okuduklarınızı sadece siz uydurdunuz :)) 

Hayırlı ve temiz bir insan olabilme ve hayırlı evlatlar yetiştirme temmenimle....







50:24 - (Allah iki meleğe buyurur ki:) "Haydi ikiniz, atın cehenneme her inatçı nankörü!








6 Şubat 2013 Çarşamba



Dostluk ve sevgi alışverişden ibaret...

evet, insana önce "ne alaka" gibi gelse de dostluk bir alış ve bir verişdir aslında. Tabiiki manevi anlamda. Size verilenin karşılığını bir türlü verirsiniz. Bu karşılık fedakarlık da olabilir aslında. Ufacık bir ricayı hemen gerçekleştirip, yerine getirirsiniz, çünkü mutlaka sevgisi de olsa, bişeyler sizde almışsınızdır.
Insan sevdiklerinin ricalarını çabucak ve severek yerine getirir, ki onu mutlu etmek için. Hele hele bu istenilen bi
şey ufacık ise, ve size bunu yapmak çok zahmet ve eziyet vermiyorsa.

Ego'suz Olan Baştacıdır.
Egosu yüksek insanlar inada biner. Almasını bilir, her
şey onun keyfine göre olduğunda mutludurlar, ancak bişey istemeyeceksin ondan. Hemen ters teper, sinir yapar hatta kavga bile etmeye razıdır.
A
şağlamaya bile gidebilir "sen kimsin ki senin için...." e kadar. Ar yok, maksat el uzatmasınlar, sizin de bir isteğiniz olmasın. Hep onlar onlar onlar. inadım inat kıçım iki kanat misali.
Sustukça azla yetinmeye başlarsınız. Sadece onların huzuru bozulmasın diye istekleriniz azalır. Onlarsa hep sizin her
şeye daha çok susmanıza alışır.
Susmayın, verdiğiniz sevginin, dostluğun ve samimiyetin, bir bedeli demiyeyim ama bir değeri var. Bu değeri, sizin ufacık bir isteğinizi yerine getirmek istemeyen bir insan için, hiçe saymayın.
Eğer sizi ufacık bir işlem ile mutlu etmek yerine agresifleşip kendi bildiğini okuyorsa, zaten yazık olmuş size. Bu samimiyetiniz demek ki tek taraflıymış. Vay halinize.....

Insanlık ölmüş... 
ruhuna El-Fatiha




2 Şubat 2013 Cumartesi



Eğer birinin ruhunu görmek istiyorsan, ona hayallerini sor...!

~William James~





Yıkılan Hayaller, Yeni Ümitlere Hayat Verir


Bazen hayatı ve hayatın getirilerini kabul etmek zordur. Biten aşklar, ağlatır. Ölüm sorgulatır. Varılamayan hedefler, içimizi sızlatır. Çünkü hepsinin ardında yıkılan hayallerimiz, kaybolan umutlarımız vardır.
Yıkılan hayaller hayatımızın geri kalan kısmının anlamsız ve ümitsizliklerle dolu olduğuna işaret ettiğinde, hareketsiz kalırız. Geçmişimizle olan bağımız bugünümüz ve yarınımızdan daha kuvvetli olduğunda, yıkılanın sadece hayallerimiz değil aynı zamanda hayatımızın da olduğunu sanırız.
Oysa, yıkılan hayaller, hayal kurabilme gücümüzün sona erdiğine, yaratıcılığımızın ve hayat enerjimizin dibe vurduğuna işaret eder. Yeni ümitlerin yeşermesine, hayal gücümüzün daha da derinleşmesine yıkılan hayaller hayat verir. İşte hayat ve hayatın içinde dolanan bizler, bu kontrastların varlığında güçlenerek gelişiriz.
Hayalleriniz yıkıldığında bir kaybınız olduğuna inanırsanız,
Kaybettiğinizin yerini doldurabilecek bir umut ışığı bulamazsanız,
Düşünceleriniz karanlık sularda ilerlemeniz için çalışıyor demektir.
Yeni hayaller, ümid edebilmeye başladığımızda hayat bulur.
Yeniden ümit ışığı bulabilmek için 3 şeye ihtiyacınız var.
Bir. Hayat kapkaranlık, gelecek ümitsiz gözüktüğünde, düşündükleriniz ve hissettiklerinizin sadece “o an’a ait olduğunu farkederek, o an’ın geçici olduğunu kendinize hatırlatmak”
İki. Başlangıçta bu hatırlatmalarınızın bir işe yaramadığını düşünsenizde, kendinize bu durumu hatırlatmaya devam etmek.
Üç. Neyi kaybettiğinizi değil, hayatınızın ne gibi pozitif yeniliklere gebe olabileceği konusunda her gün bir fikir geliştirmek. Zihniniz geliştirdiğiniz fikirlerin ve hayallerin muhtemel olamayacağı konusunda ısrar etse de, bu hayalleri geliştirmekte ısrarcı olmak.
Her hayal yıkılması gerektiği için yıkılır.
Her olan olması gerektiği için olur.
Her durum hayatın farklı katmanlarını deneyimlememize neden olur.
Yeni ümitlere yelken açabilmenin heyecanı, eski hayallerin hüznüyle debelenmekten daha güzeldir. Aradaki farkı anlamak için, yeni hayallere dalmayı denemek gerekir.
İş yaşamından keyif alanlar, hayallerini canlı, heyecanlarını ümitlerinden alanlardır.

Yazan : Fatmanur Erdogan





Artık hayallerim suya düşecek diye kaygılanmıyorum.
Çünkü, onlar düşe düşe yüzmeyi öğrenmişler...

Cemal Süreya