Bu Blogda Ara

29 Ocak 2012 Pazar



Biz çocuk ken de düşerek yürümeyi ögendik....

bugün başıma saçma sapan bir olay geldi. o kadar madur kaldım ki, burada o zavallı halimi anlatmaya ne gücüm nede kelime hazinem yeter. Ancak bu olaydan bir 
şeyi daha öğrendim. Dünyaya yalnız geldik, yalnız acı çekiyoruz ve yalnız öleceğiz.

Icimdeki sevgiyi tamamen bitirmeye yetecek bir durum. O anda Allahım her şeyde bir hayır arıyorum, iyi de bunun neresinde hayır var, diye durmadan beynimi kurcalayan bin bir sorular.

Bugün kesin bir karar aldım. Yok hatta yemin bile ettim, gebersem de, sürünsem de asla geri dönmeyeceğim. Hatta öyle bir karar ki, ayaklarıma kapanıp yalvarsa dahi (ki bunu yapma fırsatı dahi sunmıyacagim) dönüşü olmayacak. Gitti ve bitti. Ama öyle yalancıktan bitti demelerden degil, bu sefer gerçekten bitti. 

Başıma gelen olayın uzaktan yakından onunla alakası yok. ne iyi, ne de felaket denilebilecek kadar kötü, ama her başıma gelenle yanlız başıma ba
şa çıkmam gereken bir durum mevzu bahsi gecen olay. Onun bana ne kadar yabancı olduğunu his ettirdi bana bu durum. Anladım ki, gerçekten bir bardak su içmem gerekse, susuzluktan öleceğimi bilsem en son rica edeceğim kişi odur. Evet, artık o benim için bir yabancı. Geçmişte kendimden de öte bildiğim insan, benim hayatımda bir hic. Ve bugün o kadar sıkıntı çekmeme rağmen, ben bir şey daha öğrendim. O ve Ben -->BİZ yokuz artık...
Bundan önceki yazılarımda size yalvarmıştım, ne olursa olsun, sevdiğinize sahip cikin, onun yada sizin el olmanıza asla izin vermeyin diye. Artık fikrimi değiştirdim. Ne yaparsanız yapin. Ister sevin ister terk edin, hic umurumda bile degil. Çünkü bilmediğiniz ve belkide olgunlaşmak için tecrübe etmek için bazi yaşanması gereken gerçekler var. ve bir ayrılık sonucu kesin öğreneceğiniz bu olmalı:
- ikinizden biri degil, ikiniz birden kaybedeceksiniz. Bir kazanan ve bir kaybeden degil, emin olun ki ikinizde SIZ olan en degerli iki liğinizi kaybedeceksiniz. şimdi ne haliniz varsa görün. Banane.






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder